DÜNYANIN EN BÜYÜK NİMETİ NEDİR?

Osmanlı padişahlarından Sultan 3.Mustafa, bugün Laleli olarak bildiğimiz semtte yaptırdığı caminin inşaası sırasında o civarda "Laleli Baba" isimli, keramet sahibi bir zatın yaşadığını öğrenir.
Halkın büyük bir veli olduğuna inandığı bu zatla tanışmak ve sohbetinden yararlanmak istediği için, Laleli Baba aranır, taranır ve bulunup Sultanla bir araya getirilir. Uzun bir sohbet geçer aralarında ve sohbetin bitiminde Padişah, "Dünyanın en büyük nimeti nedir?" diye sorar bu ulu zata.
"Dünyanın en büyük nimeti yiyip, içmek, os...., s... dır." diye cevaplar büyük veli.
Sarayın konuşma diline pek uygun düşmeyen bu kaba cevabı ulu bir zata yakıştıramayan Padişah kızıp, azarlar Laleli Baba'yı ve huzurundan uzaklaştırır.
Laleli Baba; "Peki o zaman, yiyip, için ama çıkaramayın." diye niyaz ederek ayrılır oradan.
Bu olaydan sonra Padişahın karnı günden güne şişmeye başlar, bir türlü hacetini def edemez. Hekimler, ilaçlar, bilinen bütün yöntemler denenir ama hiç biri bir işe yaramaz.
Sonunda Laleli Baba gelir akıllarına. Saraya davet edilir ve Padişahı şifaya kavuşturması istenilir.
Halkın büyük bir veli olduğuna inandığı bu zatla tanışmak ve sohbetinden yararlanmak istediği için, Laleli Baba aranır, taranır ve bulunup Sultanla bir araya getirilir. Uzun bir sohbet geçer aralarında ve sohbetin bitiminde Padişah, "Dünyanın en büyük nimeti nedir?" diye sorar bu ulu zata.
"Dünyanın en büyük nimeti yiyip, içmek, os...., s... dır." diye cevaplar büyük veli.
Sarayın konuşma diline pek uygun düşmeyen bu kaba cevabı ulu bir zata yakıştıramayan Padişah kızıp, azarlar Laleli Baba'yı ve huzurundan uzaklaştırır.
Laleli Baba; "Peki o zaman, yiyip, için ama çıkaramayın." diye niyaz ederek ayrılır oradan.
Bu olaydan sonra Padişahın karnı günden güne şişmeye başlar, bir türlü hacetini def edemez. Hekimler, ilaçlar, bilinen bütün yöntemler denenir ama hiç biri bir işe yaramaz.
Sonunda Laleli Baba gelir akıllarına. Saraya davet edilir ve Padişahı şifaya kavuşturması istenilir.

Laleli Baba bu isteği bir şartla yerine getireceğini söyler:
“Eğer yaptırdığınız şu camiye benim adımı verir ve padişahlığınızı da, bütün yetkileriyle birlikte bana bırakırsanız, iyileşmeniz için dua ederim.”
Padişah saltanattan vazgeçmekte tereddüt etse de, can havliyle kabul eder teklifi. Laleli Baba'da duasını ederek sırtını sıvazlar Padişahın.
Sıkıntısından kurtulan Padişahın haline bakan Laleli Baba; "Bir saltanat ki, bir def-i hacete değişiliyor!" , "Böylesine bir saltanat gerekmez bize, sizde kalsın." diyerek ayrılır oradan.
Yapılan camiiyi Laleli Baba'ya bağışladığı için camiinin adı Laleli Camii olarak kalır ve günümüzde de aynı adla bilinmektedir.
“Eğer yaptırdığınız şu camiye benim adımı verir ve padişahlığınızı da, bütün yetkileriyle birlikte bana bırakırsanız, iyileşmeniz için dua ederim.”
Padişah saltanattan vazgeçmekte tereddüt etse de, can havliyle kabul eder teklifi. Laleli Baba'da duasını ederek sırtını sıvazlar Padişahın.
Sıkıntısından kurtulan Padişahın haline bakan Laleli Baba; "Bir saltanat ki, bir def-i hacete değişiliyor!" , "Böylesine bir saltanat gerekmez bize, sizde kalsın." diyerek ayrılır oradan.
Yapılan camiiyi Laleli Baba'ya bağışladığı için camiinin adı Laleli Camii olarak kalır ve günümüzde de aynı adla bilinmektedir.
Müzik: Göksel Baktagir - Bosna |